
İstanbul havalimanı ve kobra yılanı.
Kobra Sembolü
Hazırlayan: Akhenaton
Kategori: Gizli Semboller
Kobralar,
sonsuzluğun, psişik potansiyelin, ölümün, yeniden doğuşun ve yaşamın
gizemlerinin sembolüdür. Tüm özelliklerin çok derin bir
anlamı vardır ve birlikte güçlü bir karakter yaratırlar. Kobralar tehlikeli hayvanlardır ve bu totem altında doğan
insanlar aynı özelliği paylaşırlar.
Dinde, kobralar genellikle ölüm ve tehlike sembolleri olarak kullanılır.
Kutsal Kitap'ta, insanları kandırmak ya da onlara zarar vermek için birçok yılan
örneği bulabilir, ayrıca zarar vermek için şekilleri değiştirebilir ve şekil
alabilir.
Popüler kültürde, kobralar çok tehlikeli sürüngenler olarak kabul edilir,
ancak yine de en yaygın kullanılan sembollerden biridir. İnsanlar genellikle bu
yılanın gücünü ve gücünü temsil etmek için kobraları kullanırlar. Birçok spor
takımı, şehir ve ülke, kobraları egemenlik ve iktidarının sembolü olarak
kullanmaktan gurur duyarlar.[1]
Mitoloji
Eski Hint ve Budist mitolojisinde de yılan, oldukça benimsenen bir unsurdur.[2]
Hint mitolojisinde dünyayı bir kobra yılanı taşır.[3] Kobra ibadeti ve onunla ilgili çeşitli ritüeller, eski Hint mitolojisinde Şiva
kültü, Kirişna ve ilah Vişnu ile ilgilidir.[2]
Tanrı Vişnu büyük bir yılanın
(dünya-yılanı) sırtında dinlenir. Vişnu uyuduğu zamanlarda yeryüzüne kobra
tanrıça Manasa hükmeder.[4] Şiva kültünde yılana ibadet eden insanların bu sayede onun ve diğer zararlı
varlıkların şerrinden korunduklarına inanılmıştır.
Yine; Hint mitolojisinde yarı
insan yarı yılan biçiminde olan tanrıları “Naga”lar toprağın sahibi olarak
algılanmıştır.[2] Nagalar, Kasyapa’nın asıl karısı Kadru’nun oğulları olan
yılanlardır. Esasında Nagalar, mahkûm edilen Garuda’nıın annesi olan Vinasa’nın
yer altındaki muhafızlarıdır. Bazılarının cin olduğuna inanılan Naga’ların bir
kısmı Amrita’nın birkaç damlasını yaladığı için ölümsüz olmuşlardır.[5]
Kobra, çeşitli pagan toplumlarında yılda bir kez hayvan-tanrıyı öldürme
törenlerinde de karşımıza çıkar. Bu törenlerin en tipik örneğine Batı
Afrika’daki Fernando Po adasındaki İssapoo zencileri arasında rastlanır. Bu
Afrika topluluğu kobra yılanına, kendilerine iyilik ya da kötülük getirebilecek,
zenginlikler bağışlayacak ya da hastalık ve ölüm bulaştıracak koruyucu tanrıları
gözüyle bakarlar. Bu sürüngenlerden birinin derisi, halk meydanındaki en yüksek
ağacın bir dalına kuyruğundan baş aşağı asılır; kuyruğun oraya konması yılda bir
yapılan bir törendir. Tören bittikten hemen sonra, geçen yıl doğmuş bütün
çocuklar evden dışarı çıkarılır ve elleri yılanın kuyruk derisine değdirilir.
Törenin amacı şüphesiz çocukları kabile tanrısının himayesi altına
almaktır.[6]
Ningişzida’da bir sopa üzerinde birbirine sarılan iki yılan gibi Uto’da
papirüsün gövdesine sarılan bir kobra yer almaktadır. Tacın üzerinde yer alan bu
kobra kralın ölümsüzlüğüne ve gücünün sonsuzluğuna atıf yapar.[7]
Mısır’da açık kahve renkli kutsal kobra yılanı, Eski Mısır İsis kültüründe,
taçlı ilahe Uto’nun hayvanıdır. Eski Mısır inanışında, kutsal bir yılanın
sokması sonucu ölen kimselerin; aslında ölmeyip ölümsüzleştiği düşünülmektedir.[8][2]

Mısır firavunlarının taçlarında yer alan Uraeus sembolü.
Uraeus
Mısır firavunları, başlarında ölümsüzlük sembolü olan ve "ayağa dikilmiş
kobra" anlamına gelen "uraeus" taşırlar.[9] Uraeus (j ʊəˈr iː ə s; çoğulu uraei),
[10] tükürmek üzere gövdesini dikleştirmiş formda stilize edilmiş kobra
yılanının adı olup [7]
eski Mısır'da egemenlik, kraliyet ve tanrısal/ilahi otoriteyi sembolize eden
Mısır kobrasının (serpent) dik sembolüdür.[10]
Kraliyet imajını temsil eden kobra yılanı niteliğinde olan Uraeus, zehirli
bir yılandır. Genellikle resim, heykel, mücevher ve sanatsal kalıntılarda
resmedilmiştir.[11]
Uraeus, tanrıça Wadjet'in bir sembolüdür. Wadjet, en eski Mısır
tanrıçalarından biridir ve yılan tanrıçası olduğu için genellikle bir kobra
olarak tasvir edilmiştir. Kültünün merkezi Per-Wadjet'tir ve daha sonra
Yunanlılar tarafından "Buto" olarak adlandırılmıştır. Nil deltasının ve Aşağı
Mısır'ın koruyucusu olmuştur.
Mısır firavunları, "uraeus"u Wadjet'in gövdesiyle birlikte başlarının üstünde
ya da başlarını süsleyen bir taç olarak kafanın etrafında bir başlık süsü olarak
takarlardı. Bu, Wadjet'in korumasını gösterirdi ve firavunların toprak
üzerindeki hakimiyet iddialarını güçlendirirdi.
Firavun'un meşrutiyeti, sadece kafasının üzerine uraeusu taktığı zaman
tanınırdı. Üçüncü bin yılda, Eski Krallık'ta bile bu geleneğin kanıtlarına
rastlanılmıştır. Wadwet'le ilişkilendirilmiş kimi tanrıçalar da uraeus takarken
resmedilmiştir.[10]
Aynı zamanda krallığı temsil eden ve düşmanlarına zehrini akıtan Uraeus,
gücünü Güneş Tanrısı’ndan almaktadır.[12][13]
Mısır inanışında, kutsal bir yılanın sokması sonucu ölen kimselerin; aslında
ölmeyip ölümsüzleştiği düşünülmektedir. Bu sebeple Mısır’ın ünlü kraliçesi
Kleopatra, İmparator Oktavianus’a esir düşmemek için göğsünü açık kahverengi bir
kobra yılanına sokturarak intihar etmiştir.[2]
Masonluk
Kobra, masonluğun da simgelerinden biridir. Takvim gazetesinde yayınlanan
"Tapınak Şövalyeleri" başlıklı yazı dizisinde Vatikan'daki P2 Mason locasının
iki eski üyesinin locada ettikleri yemin töreniyle ilgili şu anlatımlarına yer
verilmiştir:
"İlk olarak Tuscany Bölgesindeki Alp Dağları'nın eteklerinde saklı olan bir
villaya götürüldük. 3.5 metrelik duvar, özenle işlenmiş zemini manzaradan
ayırıyordu. Ana avlunun ortasında ağaç gövdesine benzeyen bir fıskiye duruyordu.
Kabarık başlığıyla kobra benzeri bir heykel vurmaya hazırmış gibi koruyucu bir
tavırda mekânı gözlüyordu. Kobra heykelinin başı insan kafatasının iki katı
büyüklüğündeydi. Gün ışığında mavi, gece vakti kırmızı olan bir gözü vardı..
Kobranın başlığı içinde ve gözünün arkasında davet edilen veya beklenmeyen
misafirleri takip eden kapalı devre bir kamera vardı." [14]
Kaynaklar
[1] https://dreamingandsleeping.com/cobra-spirit-animal-symbolism-and-meaning/
(çev. Akhenaton)
[2] Birsel Çağlar Abiha, "Mitolojiden Tarsus’a Bir Sembol: Yılan ve Şahmaran",
2. Tarsus Kent Sempozyumu Bildirisi, 15-17 Kasım 2012, s.2.
[3] Gülşah Gülegül, "Türk Folklorunda Yılan" (yüksek lisans tezi), Gazi
Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Ankara 2012, s.3.
[4] Doç. Dr. M. Fatih Andı, "Cahit Zarifoğlu'nun Şiirlerinde Bir Kötülük Öğesi
Olarak Yılan Sembolü", İlmi Araştırmalar 8, İstanbul 1999, s.13.
[5] Canan Erden, "Dünya Mitlerinde Yılan" (yüksek lisans tezi), Eskişehir
Osmangazi Üniversitesi, Karşılaştırmalı Edebiyat Anabilim Dalı, Eskişehir 2016,
s.69.
[6] Gülşah Gülegül, a.g.e., s.9.
[7] Canan Erden, a.g.e., s.64.
[8] Fuat Yöndemli, "Hayat Ağacı Ejder Yılan", Nüve Kültür Merkezi Yayınları,
İstanbul 2006, 6. baskı, s.60.
[9] Larousse Semboller Sözlüğü, “Yılan” maddesi, Bilge Kültür Sanat, İstanbul
2014, s.651.
[10] https://en.wikipedia.org/wiki/Uraeus, çev. Akhenaton.
[11] Don Nardo, "Eygptian Mithology", Berkeley: Enslow Publishers, 2001, s.120.
[12] Geraldine Pinch, "Handbook of Egyptian Mythology", Abc-Clio Press, Oxford
2002, s. 198-200
[13] Yrd. Doç. Dr. Necati Sümer, "Dinsel ve Mitolojik Bir Sembol Olarak Yılan",
International Journal of Social Science, Number: 43 , Spring I 2016, s.279.
[14] https://www.takvim.com.tr/yazi_dizisi/2010/11/14/tapinak_sovalyeleri
Bu sayfa hakkında yorum ekle: